Neden çıktı almalıyım?

Neden çıktı almalıyım? sorusunun bence bulabileceğiniz cevapları.


Dijital çağ, fotoğrafçılığa daha doğrusu fotoğrafa çok kolay erişebilir olmayı doğurdu. Fakat kayıt altına alınan tüm dijital görüntüler, yakaladığınız anlar, dondurduğunuz zamanlar, unutulmaz mekânlar sabit sürücünün derinliklerinde kaybolup, unutulmuş fotoğraflara dönüştü zamanın ve mekânın farklı alanında gizlenir hale geldi. Çekmeseydiniz an’da kaybolacaktı çektiniz diskte kayboldu unutuldu eskidi. Ancak, çalışmalarınızın az bir kısmının bile yazdırılması, 0’lar ile 1’ler arasında sabit diskler üzerinde unutacağınız birçok kareden çok daha yararlı ve ölümsüz olacak, dondurulmuş zaman kareleri halini alacaktır.
Çalışmalarınızı yazdırmanın birçok sebebi olabilir. Bunlardan birkaçını sıralamaya çalışayım.

  1. Somutluk:
    Çıktının “fotoğraf bitirme” olarak adlandırılmasının bir nedeni vardır. Bu elle tutulur bir baskı yapmak demektir. Bu da sadece bir ekrana bakmaktan çok farklı bir deneyimdir. Anı her an ulaşılabilir ve yaşanır kılar. Soyutluk 0-1 sendromundan çıkar somut hale gelir.

  2. Görünürlük:
    Fotoğraf makinenizle çekime çıkar ya da tatile gidersiniz, binlerce fotoğraf çeker (yüzlerce de olabilir sayı çok önemli değil), eve gelir ve bilgisayarınıza indirirsiniz ve bir daha asla bakmazsınız (%99 böyle olur). Tanıdık geliyor mu? Belki bunların içinden birkaç kare seçmek ve bunları yazdırmak o anları görünür kılmak anlamına gelir. İster şöminenin üstüne asılmış olsun ister bir çerçevede masa ya da sehpa üzerine yerleştirilmiş olsun, fiziksel baskılar sizin ve etrafınızdaki herkesin gerçekten o a’na odaklanmalarını ve a’nı yaşamalarını sağlar.

  3. Ömür:
    Sabit sürücüler arızalanır. Bilgisayarlar bozulabilir. Fotoğraflar hata ile silinebilir. Tamamen kusursuz olmasa da, fiziksel baskıda kesin bir kalıcılık vardır. Siz istemedikçe hata ile yok edilmesi pek mümkün değildir. (Akrabalar tarafından yer değiştirme işlemine tabii olmazlar ise). Eğer kaliteli fotoğraf kâğıtları kullanırsanız (müzelik kâğıtlar), bulunduğu ortama göre 100 ile 500 yıl arası ömürleri olacaktır (maliyeti göz önüne alarak), birde bunu destekleyen orijinal mürekkep kartuşları oldu mu tadından yenmez benim tabirim ile.

  4. Kalite:
    Günümüz teknolojisinde fotoğraf makinelerinin donanımları çok iyi durumda. DSLR gövdeler 12MP’de 50MP’e kadar gerçek çözünürlükler ile hizmet vermekte. Baskı almadan bu çözünürlüklerin tadına dijital platformlarda varmak mümkün olmamakta. Megapiksel büyüklüğünden alan derinliğine, alan derinliğinden optik keskinliğe kadar, donanımınızın en iyi özelliklerinin tamamını mükemmel bir baskıda bulabilirsiniz. Kameranızı ve lenslerinizi en iyi şekilde kullanmak için çok güzel bir platformdur yazıcı kullanmak.

  5. Seçicilik:
    Fotoğrafların basılması sizi fotoğraflarınızı analiz etmeye, belirli konular üzerinde profesyonelleşmeye hatalarınızı görüp tekrar etmemeye ve fotoğrafı okuyup fotoğrafa hikâye katmaya iter. Bunu ne kadar çok yaparsanız, bu tekrar sizi zamanla, daha iyi bir fotoğrafçı yapar ve sizi seçici kılar.
    Sonuç olarak her görüntüyü basmanız gerekmez ancak en beğendiğiniz, somut kopyasının olmasını istediğiniz, en değerli ve en önemli olanlarına gerçek ortamda sahip olmak, onların sabit diskler üzerinde sanal olmasından çok daha değerli, yaşanır ve ulaşılabilir olur. Böylece değerli anılarınız hak ettikleri değeri elde eder. Üsteki bu değeri onlara vermek çokta zor değil.

İsmail Tozan
Photographer
Haziran - 2019